Rodos Adası
Ege Denizi’ndeki, Oniki Adaların en büyüğüdür Rodos Adası, Yunanistan’ın, Meis adası hesaba katılmazsa, en doğuda bulunan adası, adanın aynı adlı idari merkezi. Türkiye kıyılarının en yakın noktası olan Bozburun Yarımadası‘ndan 18 km (11 mil) mesafededir. Adanın 2004 nüfusu 130.000 olup, bunun 55.000’i Rodos şehrinde yaşamaktadır. Rodos şehri Yunanistan’ın Oniki Adalar ( Dodekanisa ) idari bölgesinin ve (Sömbeki, Herke, İleki ve Meis adalarını da içeren) Rodos ilinin (nomos) merkezidir.
Dünyanın yedi harikasından biri kabul edilen Rodos Heykeli (Kolossos) MÖ 280 yılında Dorlar tarafından Rodos liman girişinde inşa edilmiştir. Rodos şehrinin Tapınak Şövalyeleri tarafından inşa edilmiş kalesi ve Orta Çağ’dan kalma mahallesi UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndedir. Adada ayrıca, Rodos Diagoras Uluslararası Havaalanı ile Rodos şehri arasında kalan kesimde toplanmış 3.500 nüfusluk bir Türk azınlık bulunmaktadır.
İç kısımları ormanlıktır ve Türk çamı da denilen Pinus brutia ağaçları Kızılçam lar ile kaplıdır. Adanın flora ve faunasının, genel olarak, Yunanistan’ın kalan kısımlarından ziyade Türkiye’nin batı sahillerini andırdığı kabul görmektedir. Adanın kuzey ucundaki Rodos dışındaki en önemli yerleşim, güneydoğu sahilindeki
10 Adaya Yönelik Kapıda Vize Uygulaması
10 adaya kapıda vize uygulaması: Yunanistan, Türk vatandaşlarının Sakız (Chios), İstanköy (Kos), Midilli (Lesvos), Rodos, Sisam (Samos), Kelemez (Kalimnos), Meis (Kastellorizo), İleriye (Leros), Limni (Limnos) ve Sömbeki (Symi) adalarına turistik seyahatleri için 2024 yılı Nisan ayından itibaren kapıda vize kolaylığı sunmaya başlamıştır. Bu uygulama, 31 Aralık 2024 tarihine kadar geçerli olacaktır. Bu haktan yararlanmak isteyen vatandaşların, belirtilen adalara tarifeli feribot seferleri düzenleyen firmalara başvuruda bulunmaları gerekmektedir.
Kapıda vize uygulaması kapsamında verilen vizeler en fazla yedi (7) gün süreyle geçerli olup, yalnızca başvurulan adayı kapsar; başka adalara veya Yunanistan anakarasına seyahat imkânı sağlamaz.
Detaylı bilgilere aşağıdaki linklerimizden ulaşabilirsiniz.
Marmaris’ten Rodos Adası’na kapıda vize uygulamasıyla seyahat etmek için gerekli bilgi ve belgeler için lütfen https://info.marmarislines.com adresini ziyaret edin.
Fethiye’den Rodos Adası’na kapıda vize uygulamasıyla seyahat etmek için gerekli bilgi ve belgeler için lütfen https://info.fethiyelines.com adresini ziyaret edin.
Bodru’dan Rodos Adası’na kapıda vize uygulamasıyla seyahat etmek için gerekli bilgi ve belgeler için lütfen https://info.bodrumlines.com adresini ziyaret edin.
Diğer Baz Ülkeye Giriş Uygulamaları
Yunanistan yetkilileri, pasaportlarında KKTC giriş/çıkış damgası bulunan vatandaşlarımız ile KKTC doğumlu bireylerin ülkeye girişine izin vermemektedir. Ayrıca, Yunan makamları, Yunanistan doğumlu vatandaşlarımızın pasaportlarında doğum yerlerinin Türkçe ve İngilizce isimlerinin yanı sıra “GR” ibaresinin de bulunmasını istemektedir.
Marmaris Rodos Feribot Seferleri
- Marmaris Rodos Feribot Seferleri
- Rodos Marmaris Feribot Seferleri
Rodos Adası Coğrafyası
Rodos adası mızrak ucu benzeri biçimdedir. 79,7 km uzunluk ve 38 km genişlik ile toplam alanı yaklaşık 1.398 km² dir (540 mil kare). Deniz sahili yaklaşık 220 km dir. Rodos şehri adanın kuzey ucu sonundadır. Antik çağ sitesi ve modern ticaret limanını içerir. Ana havayolu kapısı Diagoras Uluslararası Havalimanıdır (Diagoras International Airporttur). IATA daki kodu : RHO dur. Havalimanı Paradisi şehrinin 14 km güney batısındadır. Karayolu ağı şebekesi şehirden doğu ve batı sahilleri boyunca yayılır.
Ada Rodos geyiğine anayurttur. Petalus yani Kelebekler Vadisinde yazın çok sayıda kelebek toplanır. Attaviros dağı 1.215 metre irtifasıyla adanın en yüksek noktasıdır. Sahiller taş gibi katı iken ada ekilebilir topraklara sahiptir. Burada turunçgiller, şaraplık üzüm, sebzeler, zeytin ağaçları ve diğer mahsüller yetiştirilir. Rodos’un dışında ada küçük köyler ve dinlenme sahilleri ile noktalanır. Bunların içinde Faliraki, Lindos, Arçangelos, Afandu, Koskinu, Embona, Paradisi ve Tiranta sayılabilir. Turizm adanın birincil gelir kaynağıdır.
Antik Zamanlarda Rodos Adası
Adaya yerleşim Neoklasik dönemde idi, bu kültüre ait az kalıntı olsa bile.
MÖ 16. yüzyılda Girit Uygarlığı’nın Girit’e yerleşmesiyle başlayan süreç, Yunan Mitolojisi’nde Telchines olarak bilinen bir Rodos ırkının ortaya çıkmasıyla devam etti. 15. yüzyılda Achaeans’ın adayı istila etmesi ve 11. yüzyılda Dorianların gelmesiyle Rodos, önemli bir yer haline geldi. Dorianlar, Lindos, Lalyssos ve Kameiros gibi büyük şehirler inşa etti. Rodos, MÖ 478’de Atina güçleri tarafından Perslerden kurtarıldı ve Atina Birliği’ne katıldı. MÖ 431’de tarafsız kalan Rodos, MÖ 408’de yeni bir şehir devleti kurarak kendi yoluna devam etti.
Pelepones Savaşları, Yunan kültürünü zayıflattı ve Rodos, MÖ 357’de Karyalılar tarafından fethedildi. MÖ 340’ta Persler’in eline geçti, ancak bu dönem kısa sürdü. MÖ 332’de Makedonyalı İskender’in zaferiyle Rodos, yeni bir imparatorluğun parçası oldu. İskender’in ölümünden sonra Ptolemy, Seleucus ve Antigonus arasında krallık için mücadele başladı. Rodos, Ptolemies ile ticari ve kültürel bağlarını güçlendirerek Akdeniz’de ticareti kontrol etti.
MÖ 3. yüzyılda Rodos, denizcilik, ticaret ve kültür merkezi haline geldi. Şehir, ünlü felsefe okulları ve heykel sanatında gelişmeler yaşadı. Rodos’ta Aeschines, Apollonius of Rhodes, Hipparchus ve Dionysios Trax gibi tanınmış isimler eğitim verdi. Hellenistik Barok tarzı, Rodos’un zengin heykel okulunda kendini gösterdi.
Ortaçağ Döneminde Rodos Adası
1309’da Bizans çağı, adanın Hospitalier Şövalyeleri (1080 yılında Kudüs’de kurulan ve Saint John kudüs,Rodos ve Malta tarikatı, Malta şövalyeleri, Rodos şövalyeleri ve Malta silahşörlerini içeren bir organizasyon) tarafından zapt edilmesiyle son buldu. Yeni ismiyle Rodos Şövalyeleri yönetimi altında şehir ortaçağ Avrupa ideal modeline göre yeniden inşa edildi.
Şehrin meşhur anıtlarının çoğunu Palace of the Grand Master Büyük Üstatların Sarayı içerir. Bu dönemde yapılmıştır. Şövalyelerin inşa ettiği bu kuvvetli duvarlar 1444 deki Mısır Sultanı ataklarına ve Mehmed II nin 1480 deki ataklarına karşı koyup ayakta kaldılar. Son olarak Rodos Kanuni Sultan Süleyman’ın 29 Aralık 1522 deki geniş ordusuna karşı yenik düştü. Kalan birkaç şövalyeye Sicilya Krallığı’nda istirahat etmelerine izin verildi. Şövalyeler daha sonra onların operasyon merkezi Malta’ya hareket edeceklerdi. Ada yaklaşık 400 yıl Osmanlı İmparatorluğu mülkiyetinde kalmıştır.
Rodos Adası Modern Tarihi
1912’de Trablusgarp Savaşı sırasında Rodos İtalya tarafından işgal edildi. 1948’de Onikiada’nın diğer adalarıyla birlikte, Yunanistan’a katıldı. Adada bulunan Türk azınlık 1923’teki Türkiye-Yunanistan Nüfus Mübadelesi sırasında İtalya topraklarında sayıldıkları için mübadeleden kurtuldular. Bu nedenle günümüzde Rodos’ta küçük bir Türk azınlığı bulunmaktadır.
Oniki ada kavramının kökeni
Oniki ada ismini, Osmanlı Devleti’nın gayrimüslim bölgelerde uyguladığı yönetim şeklinden almıştır. 12’li denen bu sisteme göre her on hane birer temsilci çıkarır, bu temsilciler de aralarından bölgeyi yönetecek “12 kişilik bir ihtiyar heyeti” seçerdi. Türkçe “Oniki Ada” ismi ilk önce Yunanca’ya daha sonra birebir çevirilerek diğer batı dillerine girmiştir.
“Oniki Ada” denilen adalar grubunda, isminin çağrıştırdığı gibi 12 adet ada yoktur. Sadece büyük olanları sayarsanız 14 ada, büyüklü küçüklü hepsini sayarsanız 20’den fazla ada ve adacık vardır. Buradaki 12 sayısı adaların sayısı değil, “12 üyeli meclisle yönetilen adalar” anlamındadır.
Osmanlılarda ise ; önceleri “Ege Adaları” denilmiş, sonra ise Cezayir-i Bahr-i Sefid ( Akdeniz Adaları )” ve “Cezair-i isna aşer” denilmiştir. Daha sonra yönetim vilayeti olan Akdeniz Adaları, Sisam ve Sakız adası gibi Oniki Ada’nın dışında kalan adaları da içine almaktaydı.
Oniki Ada kelimesi, sadece on iki adayı hatırlatmasına rağmen; bu ad, güney Ege’de ada görünümündeki çok sayıda adalar grubunu işaret etmekte ve güney Ege kıyılarındaki irili ufaklı 20’den fazla adayı ifade etmektedir. Bunlara “Güney Sporat adaları”, “Güney Sporatlar” denilmektedir. Ayrıca her adanın ismi vardır.
Türkler bu adların bazılarını Türkçenin hançeresine uydurmuş, bazılarına ise Türkçe isimler vermişlerdir. Rodos ismi olduğu gibi kalmış; Kasos, Kaşot olmuş; Karpethos, Kerpe; Aliminya, Limoniye; Simi, Sömbeki; Tilos, İlyaki; Nisiros, İncirli; Mandraki, Yalı; Kos, İstanköy; Astropalya, Koçbaba; Kalimnos, Kilimli; Kharki, Herke olmuş; Patmos, Meis, Chalke, Lipos, Leros ise olduğu gibi söylenmiştir.
Avrupa kaynaklarında ise, söz konusu adalar grubu için “Güney Sporatlar Adaları” veya “Güney Sporatlar” ifadeleri kullanılmıştır.
“Oniki Ada” tabiri, Yunanlılar tarafından, Balkan Savaşı öncesinde, adaların İtalyanlar tarafından işgalinden sonra kullanılmıştır.
Oniki Adalar
1- Astypalaia – İstanbulya
2- Halki – Herke, Hereke, Herkit
3- Kalymnos – Kilimli, Kelemez
4- Karpathos – Kerpe
5- Kasos – Kaşot, Çoban
6- Kos – İstanköy
7- Leros – İleriye, İleryoz
8- Nisyros – İncirli
9- Patmos – Batnaz
10- Rhodes – Rodos
11- Symi – Sömbeki
12- Tilos – İlyaki, İlleki, Papazlık, Piskopi, İlkil
13- Kastellórizo / Megisti – Meis, Kızılhisar (Konum olarak Akdeniz’de yer alan ama Onikiada’ya bağlı Meis)
Oniki Adalar tarihi
Antik Çağda Yunan dünyasının bir parçası olan adalardan özellikle Rodos ve İstanköy ( Kos ) köklü tarihleriyle öne çıkarlar. Helenistik dönemde ve Roma döneminde siyasal ya da coğrafi bir birim oluşturmayan adalar, Bizans yönetimi altında Kyklad Adaları’nı da içine alan Dhodhekanisos Theması olarak düzenlendi.
Bunu izleyen Osmanlı yönetimi sırasında, Rodos ve İstanköy dışındaki adalara belirli ayrıcalıklar tanındı. Başlangıçta yönetim açısından Midilli sancakbeyliği içinde yer alan adalar daha sonra Kaptanpaşa Eyaleti’ne, 1867’de de Cezair-i Bahr-i Sefid Eyaletine bağlandı. Bu düzenleme, İtalyan kuvvetlerinin Trablusgarp Savaşı sırasında adaların büyük bölümünü ele geçirmesine ( Mayıs 1912 ) değin sürdü. Aynı dönemde İkaria Yunan kuvvetlerinin eline geçerken, Meis Osmanlıların elinde kaldı.
1912 yılında imzalanan Ouchy (Uşi) Antlaşmasına göre İtalya Oniki Ada’yı Osmanlı İmparatorluğu’na verecekti. Ancak adaların, Yunanlılar tarafından işgal edilebileceği düşüncesiyle Balkan Savaşı’nın sonuna kadar İtalyanlarda kalmasına karar verildi. Ancak İtalya bu adaları Osmanlı İmparatorluğu’na vermekten vazgeçerek kendi topraklarına kattı. I. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı İmparatorluğuna imzalatılan ve Türk milletinin asla tanımadığı, Milli Mücadele’yi zaferle sonuçlandırması ile uygulanmasına izin vermediği Sevr Antlaşması’yla Oniki Ada ve Meis İtalya’ya bırakıldı.
Lozan Antlaşması’nda da Oniki Ada’nın İtalyan yönetiminde kalmasının kabulüne ülkenin iç sorunları nedeniyle mecbur kalındı. II. Dünya Savaşında İtalya’nın 1943’te teslim olmasından sonra İngilizlerin adaları alma girişimleri başarısızlığa uğradı. Denetimi ele geçirmiş olan Alman birlikleri ancak Mayıs 1945’te adalardan çıkarılabildi. Adalar Paris Antlaşmasıyla 1947’de resmen Yunanistan’ın yönetimine geçti.